GAZI MEHMET AsKIN’IN ANLATTIKLARI:
“Ingiliz donanmasI Saroz’dan top atIslarI ile bize son derece agIr kayIplar verdiriyordu.Böyle bir atIstan sonra, aynI, birlikte silah arkadasIm Recep Enistemin iki ayagI kopmus çalIlarIn üzerinde gördüm, henüz sag idi.YanIna kadar gidebildim.Onu o vaziyette görünce aglamaya basladIm. Henüz ruhunu teslim etmeyen Recep Enistem:
“Kardesim niçin böyle ah edip aglarsin, benim cigerimi daglarsin! Allah’ in verdigine merhaba! Takbir- i Rabbani böyle imis! Onun kazasi geri çevrilmez ve hükmüne mani yoktur. Elimizden ne gelir.Arzuladigim savas yolunda oldu.O saadet bana yeter! Sen sag kalirsan, anamin elini benim içinde öp! Emzirdigi sütleri helal etsin!” dedikten sonra:
“Basimi kibleye dogru çevir!” diye bildi... Ruhu çoktan uçmustu...
“Halil, bölükte süngü hücumuna kalkmIstI, agIr bir yara alarak yanIma yIkIldI.Bir mütted sessiz kaldI ve sonra: “Ahiretlik ölümüm yaklastI, öldükten sonra cesedimi geriye götürtme, buraya ellerinle göm! Üzerimde harbediniz! Ta ki Gazilerin ayak seslerini Allah! Allah! NidalarInI rahatlIkla duyayIm!” dedi ve gülerek ruhunu teslim etmisti
“Karayürek deresi’ne dogru iniyorduk: Bir aksam beni kesif kolu çIkardIlar bu derenin yatagInda geziniyordum.Çok susamIs idim. Dere sIrIldIyordu, mataramI doldurdum. Birkaç yudum içtigimde, içtigim suyun tadI çok baska idi avucuma mataradan su aldIgImda, matarama dogdurdugum suyun kan oldugunu anladIm.”